Asrımızın Fakîhi Allâme Muhammed b. Sâlih el-'Useymîn -rahimehullâh'a- soruldu:

Soru: Mescid-i Harâm'a girdiğimde, imâm Cuma hutbesi için minberde olduğunda ne yapmalıyım? Oturup hutbeyi dinlememiz mi gerekir, yoksa önce tavâf edip sonra mı oturup dinlemeliyiz?

Cevap: Bir insan Cuma günü imâm hutbe verirken mescide girdiğinde, hafif iki rekat namaz kılar, sonra oturur. Çünkü Sahîhayn'da ve diğer kaynaklarda sâbit olduğu üzere, bir adam Cuma günü Nebî sallallâhu aleyhi ve alâ âlihî ve sellem hutbe verirken mescide girip oturdu. Bunun üzerine Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem ona "Namaz kıldın mı?" diye sordu. Adam da "Hayır" dedi. Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem ona "Kalk ve iki rekat namaz kıl, o iki rekatı da kısa tut" dedi. (1) Bu, imâm hutbe verirken mescide giren kimsenin yapması gereken şeydir. Bu, (mescide girişte) tahiyyetu'l-mescid (namazı kılman)ın (2) vâcib olduğu görüşüne binâendir.

Ancak bu namazın sünnet olduğu görüşüne göre kişi, (bu namazı kılmadan) oturabilir; fakat bu kişi Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem'in emrine muhâlefet etmesi sebebiyle şüphesiz ki büyük bir tehlike üzerindedir. Mescid-i Harâm'a giren kişi(nin hükmü), tıpkı diğer mescitlere girenler gibidir. (Mescid-i Harâm'a girdiğinde imâm hutbe veriyorsa) sâdece hafif iki rekatlık bir tahiyyetu'l-mescid namazı kılar. Tavâfla meşgûl olmaması gerekir. Çünkü tavafla meşgûl olması, hutbeyi dinleyememesine neden olur. Bu ise şerîatın maksadlarına aykırıdır.

Fetâvâ Nûrun ale'd-Derb (5/529, 3067 nolu fetvâ)

[1] Buhârî ve Muslim
[2] Mescidi selâmlama namazı. Bu namaz, halk arasında "Mescid namazı" olarak bilinmektedir.