Asrımızın Fakîhi Allâme Muhammed b. Sâlih el-'Useymîn -rahimehullâh'a- soruldu: Sabah namazına başladığımız zaman bazen bir takım insanları kâmet okunurken sabah namazının sünnetini kılarken görüyoruz. Onları bu fiillerinden dolayı uyarmalı mıyız?

Cevâb: Ebû Hureyre radıyallahu anh'ın rivâyet ettiği bir hadiste Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğu sâbit olmuştur: "Namaz için kâmet okunduğunda farz namazın dışında bir namaz yoktur."

Namaz için kâmet okunduktan sonra sünnet namazına başlayan kimseler için o kıldıkları namazlar sünnet değildir. Onlar ancak haram işliyorlar. Kıldıkları bu namazlar ise bâtıldır. Biz de onları -şiddetle değil- ancak hikmet ve güzellikle uyarırız. Böyle yapan kimseye elinden tutup: "Ey kardeşim farz sünnetten daha fazîletlidir, ayrıca Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem: "Namaz için kâmet okunduğunda farz namazın dışında bir namaz yoktur." buyurmuştur." deriz.

Eğer sana "Bu benim tâbî olduğum âlimlerin görüşüdür, kâmet okunmuş olsa da sabah namazının sünneti farzından önce kılınmalıdır." derse ona de ki: "Hangisi daha önceliklidir, âlimlerinin görüşü mü yoksa Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem'in sözü mü?" Çünkü rasûl, namaz için kâmet okunurken sünnet namazı kılan kimseyi uyarmıştır.

Sonra deriz ki: "Kâmet okunurken sünnet namazına başlamış ve ilk rek'atta isen hemen namazı selam vermeden bırak ve imâmla beraber farz namazına başla. Eğer ikinci rek'ata kalkmışsan namazını hafif tutarak tamamla."

Likââtu'l-Bâbi'l-Meftûh (2/331)