Allâme Şeyh Abdulazîz er-Râcihî'ye soruldu:
Soru: Fazîletli Şeyh! "Demokrasi İslâm'a muhâlif değildir, bilakis İslâm şûrâyı kabul etmesiyle bu fikri desteklemektedir." diyen bir kimse hakkında görüşünüz nedir?
Cevap: Demokrasi İslâm'dan değildir. Demokrasi sonradan çıkmış şeylerdendir ve kâfirlerin inanıp yürüdüğü yollardan bir yoldur. İslâm demokrasiyle yani, çoğunluğun kararıyla ve çoğunluğun i'tibâra alınmasıyla amel etmez. İslâm'da şûrâ ve Ehlu'l-Halli ve-l-Akd (işlerin çözümü ve yoluna koyulması için yetkili kimseler) vardır. İ'tibâr edilecek olan Ehlu'l-Halli ve-l-Akd'dır. Demokraside oy ve seçim vardır, yani çoğunluğun oyu ve seçimi vardır. Demokraside seçimler çoğunluğun görüşüne göre olur. Bu demokrasinin, İslâm ile hiçbir ilişkisi yoktur. Demokrasinin çıkış noktası bid'attır, küfürdür. İslâm bundan râzı değildir. İslâm'da seçim Ehlu'l-Halli ve-l-Akd'in oluşturulması içindir. Ehlu'l-Halli ve-l-Akd için her kabileden birisinin seçilmesi yeterlidir. Çoğunluk bu görüşte olmasa da ve ona biat etmese de yeterlidir.
Bu demokratlar ise, küçüklerin, kadınların, çocukların ve aklı eksik olanların bütün bunların oy kullanacağını söylüyorlar. Bu ilkenin, İslâm ile hiçbir ilişkisi yoktur. İslâm'da seçim âkiller tarafından olur. Onlar da, kabilelerin reisleri, âkillik ve vakarlılıkla bilinen kimselerden oluşan Ehlu'l-Halli ve-l-Akd'dir. Eğer bunlar bey'at ederlerse kalanlar da onlara tâbi olurlar. Bir kabileden, bir, iki veya üç kişi bey'at etse de bu yeterlidir.
Ama bu demokratlar, illa seçim ve oy gerektiğini söylerler ve çoğunluğun oyunu esas alırlar. Onlara göre bu oyların delilerin veya çocukların, bir kadının veya görüşü olmayan birisinin oyu olmasında bir fark yoktur.
Sözün özü: Demokrasi kâfirlerden çıkmış bir şeydir. Hiç bir şeyi ile İslâm'dan değildir.
Kaynak:
http://shrajhi.com/Fatawa/ID/445